BİR MESUT ADAMIN HİKÂYESİ
En Seçkin Söz Adanmışları sürgün edilmiş
Bütünoğrafya kamplara ayrık
Meydanlarda elma şekeri büyü stantları
Çılgınlar gibiydi kalabalıklar
Ne oluyordu
Nereyeydi bu gidiş
Ürperti ve tedirginlik makamından
Takıldı
Yeni yeni açılan gözlerine çocuğun
Kabuğu en beyaz olan
Evet
Oraya varmalıydı mutlak
Yakınlaştı yakınlaştıyakınlaştı
Yalnızlık duvarlarıyla kapandı birden her yanı
Ve İnzivaoğrafya (Erdemoğrafya)’da yıllar yılları kovaladı
Hayat Manifestosu’nun dallarında
Kızıla çalan bir olgunluk
Yine çok çok sonra
Uzun uzun
Düştü arza
Titreşti arz
Cin görmüş bir materyalist gibi
İrkiliverdi revan oldu yola
E S P A S
Adaletoğrafya’ya vardı
İki yanı kurulu teraziler
Kutsanmışlıkla kavi kadılar vardı
Omuzları sıkıştı bacakları bir birine dolandı
Derinlerinden bir ses
Günahlarından
Diye fısıldadı
Daraldı daraldı daraldı
E S P A S
Aşkoğrafya’dan geçiyordu
Haz kumpası düşkünleri kımıl kımıl
Aşka dair tanımlar fetvalar uçuşuyordu
Baktı baktı ve durdu
Durdu durdu ve baktı
Nutku tutuk
Devam edebildi sadece yoluna
E S P A S
Geniş kollarıyla açılmıştı Kardeşlikoğrafya
Sımsıcak bir koku kuşatıvermişti dokularını
Ayak diredi okudu
Yutkundu okudu
Okudu yutkundu . . .
E S P A S
Sukut etmeli derken bile kaypak diller
Tövbe eden bin kere
Sonra yine yine
Ağzını bıçak açmayan nefretler
Tüyü bitmemiş
……….
Kırk ikindi saydı yakık otlaklarda
En Seçkin Söz’e dokundu
Adandı!
Muhammed Yaşar
